Fotoğrafı Bir Silah Gibi Kullanmak (*)

 

Sanat kuramı çalışmaları ve düzenlediği güncel sanat etkinlikleriyle tanıdığımız Meral Bostancı’nın John Heartfield ve Politik Fotomontajları adlı kitabı okurla buluştu. Bostancı’nın, Sanat Kuramı ve Eleştiri alanında “John Heartfield ve Nesne Yorumu” başlıklı yüksek lisans tezini hazırlarken gerçekleştirdiği özenli literatür taramasının yanı sıra Berlin Sanat Akademisi, John Heartfield Arşivi ve Heartfield Topluluğu bünyesinde bizzat yaptığı görüşme ve araştırmalar üzerine kurulan kitap, aynı zamanda Heartfield’in sanatına dair Türkçe kaleme alınmış en kapsamlı çalışma. 

Bostancı, kitabın ilk bölümünde, Türkiye’de yeterince tanınmadığını düşündüğü Heartfield’in yaşamöyküsünü ve sanatsal gelişimini; hem yirminci yüzyıl sanatının avangart yönelimleri hem de iki büyük dünya savaşıyla sonuçlanan, dönemin gergin sosyo-politik arka planı bağlamında, biçim ve içerik açısından çok yönlü karşılaştırmalar çerçevesinde değerlendiriyor.

KURŞUNKALEMİN YETERSİZLİĞİ

Bilindiği gibi Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan avangart sanatçıların önemli bir bölümü, Birinci Dünya Savaşı’nı burjuva toplumunun ürettiği organize bir suç olarak değerlendirerek savaş boyunca tarafsızlığını koruyan İsviçre’nin Zürih kentinde toplanır. Böylece Batı’nın entelektüel çevreleri 1916’da, savaşın getirdiği inanılmaz boyutlardaki yıkıma verilen sanatsal bir refleks olarak vücut bulan Dada hareketi ile tanışır. Kısa sürede uluslararası bir erişime ulaşan bu savaş karşıtı etkinlikler, en radikal formunu Berlin’de kazanır. Berlin Dada hareketinin en aktif isimlerinden John Heartfield (1891-1968), fotomontaja dayalı düzenlemeleriyle son derece etkili bir politik söylemi gündeme getirirken Dada hareketinin en saldırgan kulvarı diye değerlendirilen Berlin Dada’nın da kuşkusuz en sert dışavurumunu sergileyen isimdir. 

1915’te tanıyarak resimlerine hayran olduğu Alman ressam George Grosz’un, “savaşa karşı hiçbir şey yapılmazsa savaş asla bitmeyecektir” yönündeki düşüncesi, Heartfield ve yazar kardeşi Wieland Herzfelde’nin stratejisini de büyük ölçüde etkiler.

Gerçek adı Helmut Herzfeld olan John Heartfield’in, fanatik Alman milliyetçilerine hâkim olan İngiliz karşıtlığını protesto etme amacıyla -hem de savaşın tam ortasında, 1916’da- adını İngilizceleştirerek verdiği cesur tepki dikkat çekicidir. 1918 sonlarında kurulan Alman Komünist Partisi’ne, Herzfelde ve Grosz ile birlikte katılan Heartfield, hayatı boyunca ideolojik olarak Komünist Parti’ye sadakatini sürdürür.

Heartfield, fotomontaj olarak değerlendirilebilecek ilk çalışmasını 1919’da, Herzfelde ve Grosz ile birlikte yalnızca tek bir sayısını çıkartabildikleri Herkesin Kendi Futbolu Vardır adlı derginin kapağı için hazırlar. Kardeşi Herzfelde’yi bir futbol topu görünümündeki gövdesiyle canlandırdığı bu fotografik kolaj yayınlandığında, fotomontaj terimi henüz sanat ortamının gündemine girmemiştir. Aynı kapakta yer alan ve Grosz’un hazırladığı yelpaze görseli ise, üzerinde bulunan Weimar hükümetinin liderlerine ait fotoğraflarla dikkat çeker. Bu hicvi düzenlemeler, fotomontajın politik kullanımına yönelik ilk örnekler olarak kabul edilir.

“DAHA ÂDİL BİR DÜNYA İÇİN”

Sanatın daha âdil bir dünya yaratmaya yardım edebileceği düşüncesiyle yeni bir ifade arayışına giren Heartfield, bu dönemde başlayan ve iki büyük dünya savaşı arasında etkili bir yergi aracına dönüştürdüğü fotomontaj etkinliğini, hayatının son yıllarında değerlendirirken şöyle söyleyecektir: “Savaşa karşı direnişte kurşunkalemin yeterli olmadığını saptadığımda, fotomontajlar yapmaya başladım. 

Berlin Dadacıları fotomontaj terimini, zamanın ruhuna uygun olduğunu düşündükleri mekanik çağrışımlarından dolayı cazip bularak benimser. 1920'de Berlin’de düzenlenen İlk Uluslararası Dada Fuarı'nda sergilenen çok sayıda fotomontaj ve makine estetiğini insana dair değerlerin yok edilişiyle özdeşleştiren üç boyutlu montajlar, askeri otoritenin yıkıcı gücüne yönelik ağır göndermeler içerir. Nitekim Alman Ordusu’nu aşağıladıkları gerekçesiyle fuarı düzenleyenlere dava açılır. Etkinlikle ilgili afişlerde yer alan sloganlar ısrarla, Dada’nın devrimci mücadelede proletaryanın yanında yer aldığını dile getirse de, Alman Komünist Partisi’nin yayınladığı dergiler, fuarda yer alan çalışmaların “ahlaksızlığından” dem vurarak, partinin fuara yönelik olumsuz bakışını içeren ifadelere yer verir.

Bostancı’nın, Heartfield’in sanatsal gelişimine paralel bir çizgideki politik kimliğini, dönemin toplumsal koşullarıyla birlikte ele alarak belirleme çabası, kitabın birinci bölümünün ana eksenini oluşturuyor. Yazar, Heartfield’in politik fotomontajlarının giderek artan etkisini örneklerle netleştirirken kardeşiyle birlikte Malik Yayınevi bünyesinde yayımladığı sol görüşlü kitapların kapaklarında uygulanan grafik tasarımın gücüyle daha geniş kitlelere ulaşma gayretine de vurgu yapıyor. Bostancı’nın alıntıladığı, Alman yazar ve sanat tarihçi Erhard Frommhold’un 1968’de yayımlanan bir yazısında John Heartfield, “modern kitabın ana biçimini oluşturan” ve “yirminci yüzyılın kitabını keşfeden kişi” diye niteleniyor.

HEARTFIELD’İN İŞARET ETTİĞİ KÖTÜLÜKLER

Heartfield’in 1928’de Komünist Parti için tasarladığı “Bir Elde 5 Parmak Vardır, 5 ile Düşmanı Yeneceksin!” başlıklı seçim afişine, sanatçıyı kitlelerle buluşturan ve defalarca çoğaltılarak gündelik yaşamın hemen her noktasında öne çıkarılan etkili bir çalışma olarak işaret ediliyor. Bir işçinin elini ve gücü kavrayan parmaklarını görselleştiren afiş, Heartfield’in sloganıyla partinin oy pusulasında yer aldığı beşinci sırayı vurgulayarak halkın önündeki kurtuluş hedefini de belirginleştiriyor.

Çalışmalarından örneklerin verildiği ikinci bölümde, Berlin Dada hareketinin merkezine yerleşerek devrimsel bir etki yaratan fotomontaj tekniğinin, biçimsel yapısı ve hicve dayalı muhalif ruhuyla, çok yönlü Nazi propagandasına karşı mücadelede, Hitler ve Nazizm’in gerçek yüzünü görünür kılan yöntemleri inceleniyor. Özellikle Hitler’in röntgenini çekerek Nasyonal Sosyalizm’in omurgasını oluşturan ve kapital varlığın iradesini dile getiren “Üstün İnsan Adolf, Altın Yutup Teneke Konuşuyor” ile Sosyal Demokrat Parti’nin yayın organı olan iki gazeteye tamamen sarılmış bir adamın kafasını gösteren “Burjuva Gazetelerini Okuyanlar Kör ve Sağır Olur: Sizi Aptal Yapan Sargıları Çıkarın Kafanızdan” adlı ikonik Heartfield fotomontajlarının çözümlemeleri izleyiciyi uyaran ve eyleme geçmeye çağıran mesajlarıyla öne çıkıyor.

Bostancı, kitabın sonuç bölümünde; kendisi bir fotoğrafçı olmamakla birlikte, geliştirdiği fotomontaj tekniğiyle fotoğrafçılık sanatına yeni terimler getiren ve medyada kullanılan fotografik araçlara yeni boyutlar kazandıran Heartfield’i, yirminci yüzyıl sanat tarihinde özel bir yerde konumlandırıyor. Fotomontajın devrimci ruhu ve toplumsal erişim gücünün, sınıf mücadelesinde etkili bir kullanıma kapı araladığını tespit eden Heartfield tarafından önü açılan politik fotomontajların, geçen yüzyılda pek çok sanatçı tarafından rağbet gören bir alan olduğunu belirtiyor yazar.

POLİTİK SANAT

Bununla birlikte, Bostancı’nın Arthur C. Danto’ya atıfla işaret ettiği ve Heartfield’in çalışmalarını bugün müzelerde ya da bienallerde sergilenerek “politik sanat” diye adlandırılan çalışmalardan ayıran önemli bir fark dikkat çekiyor: Sanatın toplumsallaşması gerektiğini kabul eden Heartfield, müzeler ve koleksiyoncular için biricik sanat yapıtları üretmek yerine; politik gerçekliği sanat yoluyla değiştirme hedefiyle, gazete ve dergilerde reprodüksiyonları yapılarak dağıtılan fotomontaj düzenlemeleri aracılığıyla halkın her kesimi tarafından, her köşe başında ulaşılabilir bir sanatın savunusunu yapıyor. 

Bostancı’nın kaleme aldığı John Heartfield ve Politik Fotomontajları, fotomontajın sanatsal bir yöntem olarak kullanımına, yirminci yüzyılda politik gelişmelerin ve sanatsal stratejilerin birbirini yapılandıran karşılıklı etkilerine ilgi duyanlar için bir başvuru kitabı. Ayrıca kitapta yer verilen tarihsel olgular, ne yazık ki yirmi birinci yüzyılda da geçerliliğini koruyor. Bostancı’dan alıntılarsak “failleri ve mekânları değişmiş olsa bile John Heartfield’in işaret ettiği kötülükler; militarizm, savaş vurgunculuğu, etnik kırım ve temizlik, politik yozlaşma ve komplo, bugün de varlığını sürdürüyor.”

Bu bağlamda, Heartfield’in sanatın daha âdil bir dünya yaratmaya yardım edebileceğine dair düşüncelerine neredeyse yüz yıl sonra yeniden vurgu yapan kitabıyla Bostancı, yalnızca politik sanata dair kuramsal çözümlemeler yapmakla kalmıyor, aynı zamanda dünya barışını hâlâ önümüzde duran bir hedef olarak belirliyor.

 

(*) 1929’da Stuttgart’ta açılan “Werkbund-Uluslararası Film ve Fotoğraf Sergisi”nde, John Heartfield’e ayrılan salonun girişinde kullanılan slogandan.

Notlar:   I - Bu yazı 6 Eylül 2018 tarihli Cumhuriyet Kitap Eki, Sayı:1490’da yayımlanmıştır.

II - Bu görüntüler, sanatçının torunu John J Heartfield'ın küratörlüğünü yaptığı John Heartfield Sergisi'nin (John Heartfield Exhibition) izni ile yayınlanmaktadır.  John Heartfield Sergisi, sadece John Heartfield'ın hayatı ve çalışmalarıyla ilgili en kapsamlı web sitesi değil, ayrıca dürüstlük ve cesaretle sanat ve sanatçılar için güçlü bir politik sanat müzesidir.

(These images are courtesy of The John Heartfield Exhibition, curated by his grandson, John J Heartfield. The Heartfield Exhibition is the not simply the most comprehensive website regarding the life and work of John Heartfield. It is also a powerful political art museum for art & artists with integrity & courage)

 

John Heartfield, Burjuva Gazetelerini Okuyanlar Kör ve Sağır Olur: Sizi Aptallaştıran Sargıları Çıkarın Kafanızdan!, AIZ, Şubat, 1930.

John Heartfield, Burjuva Gazetelerini Okuyanlar Kör ve Sağır Olur: Sizi Aptallaştıran Sargıları Çıkarın Kafanızdan!, AIZ, Şubat, 1930.

John Heartfield, KPD Seçim Afişi, Berlin, Mayıs 1928.

John Heartfield, KPD Seçim Afişi, Berlin, Mayıs 1928.

John Heartfield, Üst İnsan Adolf, Altın Yutup Teneke Konuşuyor, AIZ, Temmuz, 1932.

John Heartfield, Üst İnsan Adolf, Altın Yutup Teneke Konuşuyor, AIZ, Temmuz, 1932.

Meral Bostancı, John Heartfield ve Politik Fotomontajları, Şubat, 2018,  MSGSÜ Yayınları, İstanbul.

Meral Bostancı, John Heartfield ve Politik Fotomontajları, Şubat, 2018, MSGSÜ Yayınları, İstanbul.

Image

Arzu KOLOĞLU

1978 yılında Niğde’de memur bir aile...

Image

Aynur GÖRMÜŞ

“Aynur Görmüş” Kimdir? 17 Şubat...

Image

Aynur KULAK

2005 yılında Günlerden Bir Gün romanı ile ede...

Image

Ayşegül EKŞİOĞLU

İstanbul’da doğdum, Pertevn...

Image

Burak KETENCİ

1976 yılında İstanbul’da doğdu. Y...

Image

Gülhan MERİÇ

1975 yılı Düzce doğumludur. Anadolu üniver...

Image

Hasan Ünal TEKAĞAÇ

1974 yılında doğdu. Amasya Merzifonludur....

Image

İbrahim KORKMAZ

1986 yılı Bulgaristan doğumlu olan İbrahim Ko...

Image

İlkay AKIN

Almanya’da doğdum. İlköğretim 1. sınıfı...

Image

Psk. İlkim ÖZ

İlkim öz, Ankara doğumlu olup Hacettepe ünive...

Image

Mehmet DEĞİRMENCİ

1974 yılında Denizli’de doğdu. İstanbul...

Image

Orçun OĞLAKCIOĞLU

Orçun Oğlakcıoğlu 1974 yılında Denizli’...

Image

Özlem KALKAN ERENUS

1989 yılında İstanbul Lisesi'nden, 1993'te...