Karmaşık Duygular

Stefan Zweig Avrupa edebiyatı, Avrupa metinleri, denemeleri, biyografilerinin en iyi yazarlarından biri. 19. Yüzyıl içerisinde Avrupa düşünce biçimini en iyi kaleme almış, en iyi yansıtan kişisi olarak -bir düşünce insanı olarak- çok önemli eserler kaleme almış, kurmacanın dışına da çıkarak, yine edebiyatı besler nitelikleriyle önemli kitaplar kaleme almıştı. Ta ki karısıyla birlikte intihar edene kadar. Bir Stefan Zweig kitabı okurken yazarın zaman zaman diğer Avrupalı yazarlar gibi hak ettiği yeri bulamadığını düşünsem de edebiyat dünyası adına çok önemli bir kilometre taşı olması inkar edilemez bir gerçek.

Stefan Zweig’in Karmaşık Duygular öyküsü aslında uzun bir novella. Daha önce Türkiye İş Bankası tarafından bir Stefan Zweig öykü derlemesi içinde -yine Karmaşık Duygular adı altında- yayınlanan kitabı Can Yayınları sadece Karmaşık Duygular’ı yayınlamayı tercih ederek bu çok güzel öyküyü biz okuyucularla buluşturdu. Böylelikle yazarın edebi dünyası ile ilgili önemli detaylar cımbızlanmış oldu. Zweig karakterleri için duygular ne olursa olsun akıl mutlaka devreye girer ve sonsuz mutsuzluk kaçınılmaz olur. Karmaşık Duygular konusu itibariyle duygusal çalkantısı içerisinde boğulan klasik bir Zweig karakteriyle daha bizi tanıştırmakta.

Shakespeare uzmanı bir edebiyat profesörü ile öğrencisi arasında filizlenen duygusal yakınlaşmaya eğilen öyküde, iki kişi arasında kurulan bağın detayları hemen hemen hiçbir ayrıntı es geçilmeksizin verilmekte. Duygusal sarsıntıların çok derinden yaşandığı böylesine bir ilişkide daha çok profesörün duygusal iniş çıkışları söz konusu. Çünkü öyküyü bize profesör anlatmakta. Kendisini altmış yaşındayken ve mesleğinin otuzuncu yılını icra ederken tanıyoruz. Meslektaşları ve öğrencileri otuzuncu yılında profesör için, profesörü anlatan küçük bir kitapçık hazırlarlar fakat bu hayatında çok büyük boşlukları olan profesör için bir şey ifade etmez.

Tam da böyle bir dönem yaşarken tanıştığı genç öğrencisi ile tüm duygusal boşluklarına çare arayan profesör kendisi ile ilgili temel gerçeğin farkında değildir fakat süreç ilerledikçe fark edecektir. Profesör aklını ön plana koymak istese de duygusal olarak kendini geri çekmekte zorlanır. Ve engelleyemediği bir süreci biraz da mutsuzluğunun getirdiği bir süreç olarak yaşamaya başlar.

“Burada ise bir insan bana kendini olabilecek en çıplak haliyle ortaya koyuyordu, göğsünün en derinlerini paralıyordu ve çalınıp parçalanmış, zehirlenmiş, yanmış, yaralanmış yüreğini açmak için yanıp tutuşuyordu. Vahşice bir arzu, yıllarca bastırılmış itirafı işkenceyle koparıp, özgürlüğüne kavuşturuyordu. Bu itirafın acımasızlığına ancak bir ömür boyu utanmış, sinmiş ve gizlenmiş bir kişi kendini böyle bir sarhoşluğa kaptırarak teslim olabilirdi. Burada bir insan yüreğinden parça parça yaşamını alıp çalıyordu ve ben çocuk, o gün dünyevi duyguların hayal dahi edilemez derinleriyle ilk kez göz göze geliyordum.”

Stefan Zwieg, Karmaşık Duygular’da kendi kişisel kafa karışıklıklarının, duygusal karışıklıklarının da çözümünü hatta analizini yapmakta. Bu yüzden bu uzun öykü Zwieg edebi metinleri arasında niteliği açısından önemli. Zwieg’in diğer değerli eserlerine sizi götürecek olan ve sizi o eserlere temelden hazırlayacak olan Karmaşık Duyguları alıp okumanız dileğiyle.

Karmaşık Duygular

Yazar: Stefan Zwieg

Yayınevi: Can Yayınları

Çeviri: Regaip Minareci

Yayın Tarihi: Ocak 2020