“Değerli okur, izninle şimdi sana açıkça şunu sormak istiyorum: Hayatın boyunca alışkanlık haline gelmiş günlük uğraşlarının sende katlanılmaz bir bıkkınlık yarattığı, senin için önemli ve değerli olan tüm duygu ve düşüncelerin sana anlamsız ve boş geldiği saatler, hatta günler ve haftalar geçirdiğin olmadı mı hiç? Ne yapacağını, ne edeceğini bilemediğin böyle zamanlarda, günün birinde bir yerlerde tüm dünyevi zevklerden daha üstün yüce bir arzunun gerçekleşeceğine dair belirsiz bir hisle yüreğinin kabardığı ve ruhunun tıpkı katı kurallarla yetiştirilmiş ürkek bir çocuk gibi bunu dile getirmeye cesaret edemediği olmamış mıdır? Bilinmeyen bir şeye duyduğun bu özlem, gittiğin, bulunduğun her yerde peşini bırakmayan buğulu bir rüya gibi keskin bakışların karşısında eriyip giden saydam görüntüler halinde her yanını sarmışken, etrafındaki her şeye karşı suskun kaldığın hiç olmadı mı? Umutsuz bir aşık gibi hüzünlü gözlerle dolaşıp durmuşsundur, insanların hayatın karmaşası içinde sürdürdüğünü gördüğün çeşitli uğraşları sende ne acı ne de sevinç uyandırmıştır, sanki sen artık bu dünyaya ait değilsindir.”
Ernst Theodor Amadeus Hoffmann, Alman besteci, müzik eleştirmeni, romantizim dönemi fantezi ve korku hikayeleri yazarı, çizer, karikatürist. Altın Çanak, Alman romantizminin ve elbette dünya edebiyatının simge kitaplarından biridir. Altın Çanak’ta fantastik dünya ile burjuva dünyasını buluşturan Hoffman, üniversiteli Anselmus’un hikayesini, aslında masalını anlatır. Romantizm akımının simgeleriyle dolu, çağdaş bir masaldır bu ve modernizme doğru hızla ilerleyen insanlar için son durak gibidir. Bu yüzden belki de Hoffman bu fantastik masalını anlatırken sık sık değerli okur diye seslenir ya da sevgili okur, der.
Üniversiteli Anselmus, elma satan yaşlı bir kadının sepetini devirince (Hangi masal aklınıza düştü şu an?) bir anda hayatı değişir ve kendini bambaşka bir dünyada bulur. Giderek gündelik yaşamın gerçekliği ile büyülü bir dünyanın gerçek dışılığı arasındaki sınır çizgisinde yaşamaya başlayan Anselmus, bir mürver ağacında gördüğü minik bir yılanın mavi gözlerine vurulur. Oysa gerçek dünyada genç ve ihtiraslı Veronika, Anselmus’a aşıktır ve onunla ilgili başka planları vardır.
Fantastik realizmden de izler taşıyan Altın Çanak bölümlere de ayrılmış ve bölüm başlıkları Birinci Gece Nöbeti’nden On İkinci Gece Nöbeti başlıklarıyla on iki farklı masaldan oluşuyormuş gibi ayrılmış. Fakat bu durum Altın Çanak’ı bütün bir hikaye, masal hatta yer yer mistik hikaye diyebileceğimiz bütünlüğünden ayrı düşürmüyor. Her özelliğiyle bütün bir hikaye okuyoruz. Üniversiteli Anselmus’un hikayesi mücadelesi, büyülü dünyası, aşkı ile bizleri adım adım modern insana yaklaştırıyor. Hoffman bunu biraz da gelecek günleri görerek mi (Yazarların iç gözlerini, gözlemlerini düşünelim) yaptı bilemiyoruz fakat, metnin kendi içindeki akışkan, birbirini etkileyen, birbirine geçen tüm unsurları romantizm dönemi insanının adım adım gelecek yeni yüzyıllara yaklaştırıyor. Atlamadan belirtmek gerekir ki; Hoffman evereninde gerçeklik paralel dünyaları mümkün kılan estetik eşiktir. Bu eşikte, -atlatılıp yaşanmaya başlanan o tarafta- gerçek ve gerçeküstü tüm varlıklar uyum içinde yaşarlar.
“Bu Anselmus’la ne yapmalı bilemiyorum,” dedi Müdür Muavini Paulmann, “öğütlerim, uyarılarım, hepsi boşa gitti, hiçbir işle meşgul olmak istemiyor, oysa en iyi okullarda eğitim almıştı ve eğitim de her şeyin temelidir.” Buna karşılık Katip Heerbrand kurnaz ve esrarengiz bir ifadeyle gülümseyerek; “Değerli müdür muavini, ona biraz zaman tanıyınız!” dedi. “Tuhaf bir genç, ama çok yetenekli, ‘çok’ derken ileride özel kalem müdürü, hatta saray müşaviri bile olabilir demek istiyorum.”
Anselmus’u bu fantastik, mistik hikayesi içerisinde adım adım geleceğe yürüyen genci okumak istemez misiniz? Okuyunuz lütfen.
2005 yılında Günlerden Bir Gün romanı ile edebiyat dünyasına demir atmıştır. Kitapsever, kültür sanat meraklısıdır. Sevdiği, ilgisini çeken ne varsa a...
1978 yılında Niğde’de memur bir aile...
“Aynur Görmüş” Kimdir? 17 Şubat...
2005 yılında Günlerden Bir Gün romanı ile ede...
İstanbul’da doğdum, Pertevn...
1976 yılında İstanbul’da doğdu. Y...
1975 yılı Düzce doğumludur. Anadolu üniver...
1974 yılında doğdu. Amasya Merzifonludur....
1986 yılı Bulgaristan doğumlu olan İbrahim Ko...
Almanya’da doğdum. İlköğretim 1. sınıfı...
İlkim öz, Ankara doğumlu olup Hacettepe ünive...
...
1974 yılında Denizli’de doğdu. İstanbul...
Orçun Oğlakcıoğlu 1974 yılında Denizli’...
1989 yılında İstanbul Lisesi'nden, 1993'te...