Sıradışı Maria Callas

“Çok duyarlı, çok gururlu ama fazla kırılgan biriyim” diyor kendini tanımlarken efsane soprano "Maria Callas".

2 Aralık 1923’te New York’ta dünyaya gelmiş sıra dışı bir kadın o. Asıl adıyla Anna Maria Cecilia Sofia Kalogeropoulo. 20. yüzyılın en ünlü sopranolarından biri olarak kabul edilen İtalyan-Amerikalı bir opera şarkıcısı. Callas, lirik, dramatik ve koloratür soprano rollerinde büyük başarı elde etti ve operanın altın çağında en etkili sanatçılardan biri olarak kabul edildi. Babası George Manhetin, Yunanlıların çoğunlukta olduğu yerde eczacı olarak çalışırken ismini Callas olarak değiştirmiş. Sesinin de aslında ilk keşfedildiği yer olmuş babasının dükkânı. Annesi tarafından çok da sevilmedi o.

Atina’da İspanyol soprano De Hidalgo’nun öğrencisiydi. Çalışkanlığı ve yeteneğiyle ilgi çekti. Sahneye ise gerçek anlamda 15 yaşında çıktı. O dönem Atina’da ulusal konservatuvara 16 yaşından küçükleri almadıkları halde girmeyi başardı.

1940’da bir tiyatro grubunda Shakespeare’in “Tüccar” adlı oyununun şarkılarını seslendirdi. 1941’e gelindiğinde artık profesyonel çalışmalara imza atıyordu. Kariyerinin başında Wagner’in operalarını yorumladı. Birkaç yıl sonra Amerika’ya dönerek babasını buldu ve tekrar Callas ismini alarak Metropolitan operasına girdi. Callas'ın özellikle 1950'ler ve 1960'lar boyunca büyük kariyerinin çıkış yaptığı yıllar oldu. Sesi dinleyenleri derinden sarsıyordu. 1952’de Emi şirketiyle ilk plak antlaşmasını yapan Maria Callas, Giuseppe Verdi, Giacomo Puccini ve Wolfgang Amadeus Mozart gibi ünlü bestecilerin eserlerinde performansları ile tanındı. Özellikle "La Traviata," "Tosca," ve "Norma" gibi rolleriyle unutulmaz performanslar sergiledi.

Maria Callas'ın sesi, güzellik ve dramatik derinlikle doluydu, ancak kariyeri boyunca sesinin büyüklüğü ve kontrolü hakkında bazı sorunlar yaşadı. Sanatçı olarak, operayı sadece ses ile değil, karakterlerin duygusal derinliklerini de ifade etmek için kullanmıştır. Müzik dünyasının önemli bir figürü olarak kabul edilir ve operanın altın çağında unutulmaz izler bırakan bir sanatçı olarak hatırlanır. Hakkında bir kaç film yapılmış ve birçok kitap yazılmıştır; hayatı, kariyeri ve sanatsal etkisi hakkında birçok biyografi, otobiyografi ve inceleme kitabı bulunmaktadır.

“Maria Callas’dan İlhamla,

“Bir Alaimisema Dünyası”

Sanatla ve sağlıkla..

Aynur Görmüş

PS:

Resimler bu sıradışı kadının anısına, Stella Caviart’ın küratörlüğü ve Armand Berberian’ın iş birliği ile Roma’da “Galerie Pocket Art Studio” da uluslararası karma resim sergisine ait olup, sergi 23-29 Eylül 2023 tarihleri arasında sanat severleri bir araya getirmiştir. Emeği geçenlere sonsuz teşekkürler.