Şair Hapiste

Şair Hapiste Şair hapiste, şair yorgun ama bir o kadar dik bir o kadar onurlu... Bursa'da yatıyor o vakit, kendi de bilmiyor kaç sene var geride... Bir memur yollamışlar adalet bakanlığından, hem insana düşman, hem Nâzım'a düşman... Getirin dedi şairi, getirin bakalım duruyor mu esk...

Uyur Uyanık

Uyur Uyanık aklıma geliyorsun ya o zaman bu zaman... uykuma geliyorsun ya hele ki hiç çağırılmadan, aklım yanımda olsaydı hem uyur hem uyanık yaşarmışım o vakit sensiz kalmadan...

Çocuk İsçi

çocuk İsçi kalıp ustasının yanına verdiler Hasan’ı , giremeyeceği bir okulun inşaatında on üçünden gün almaya yirmi dört saat kala toplasan üç kişi üzüldük: ben şiirini yazdım bir arkadaş fotoğrafını çekti sorarsanız ikimizin de titriyordu elleri unutmadan bir de anacığının mezarda ke...

Tek kişilik sabah

ne çabuk ve ne çok geliyor karanlık senin aksine sabaha sığınıyorum ilmek ilmek boğum boğum gecelerin şerrinde ne ağır ve ne az gözlerimde uyku senin aksine ve sana sığınıyorum tek kişilik sabahımın sensizliğinde...

Avuntu

avuntu gelir genç bir yüzle bakmak aynaya sırlar dolu gerisini önemsemeden, yorgun bir yokuşu sürükler adımlarımız yılların merdivenini yalnız inerken … yıldız tozları serpilirdi saçlarına bir zamanlar nefesim nefesine değmişti hatırla saçların ki her telinde kuş ötümü bir telaş cıvıl...

Yara

uzaktaysa en güzel günleri ömrünün bir de yırtılıyorsa acıdan şu yüreğin haykır içerden dışardan, köşe başından her yara sağalır her acı iyileşir . tutamaz bazen insan umut denilen sözü diner yürek kıpırtısı, arınmaz keder tut elinde çocuk kalmış al rengini yaşamın her yara sağalır, her acı...

Bekle beni

şimdi ben adaların gölgesinde soğuyan köpük köpük sularından içmeliyim Istanbul ardından beyaz elbisesi uçuşan bir vapurda geçmeliyim öpüşen sevgililerin iki dudağı arasından şimdi ben erguvan rengini savuran baharın cömertliğinde düne açmalıyım Istanbul soluk boğaz resimlerinde seçmeliyi...

Yarım fotoğraf

bilmezsin siyah ve beyazı, ille bir fotoğrafta yalnız bir yazı . elinden tutacak kimse yoktur, zoraki gülümsersin bulanık durur . bilmezsin sararmak nedir zamanın tozunda, kaybolup gidersin yılların izinde . bir de yarısı vardır o fotoğrafın, başkasında kalmıştır yırtılmış yarın...

Vefa

yoksun diye üşüyorum, suçlu sanma ne lodos ne bu tükenmek bilmez rüzgar . bil diye söylüyorum ; vefalıyım, rüzgara bile arkamı dönmeyecek kadar...

Bendeki sen

seni düşündükçe, sanki değecek uzatsam ellerimi, ellerin yağıyor düş sahilindeki yamacın göğsüne . . bulutlar yağıyor bulutlardan martılar bulutlardan beyaz martılar yağıyor . . sonra bahardan bir hava yine sevinç yine ümit sonrası baştan düşünüyorum seni bendeki sen hiç biter...

Maraş'a

Ali öldü bedeninde canı yok, bir de doğramışlar kollarını üstelik haşlamışlar diri diri Maraş’ta . kurtarsın diye bekliyor yobaz zerreden belki fazla bir iman nasıl anlatılır böyle bir kıyım onlar Ali’ye düşman onlar diriye düşman Caner GöKçEOĞLU...

Yağmur

"Toprak aldığını vermez" diyor şair, "Korkum ondan" "Binlercesi arasından bulur, tutardım seni Meselâ yağmur tanesi olsan”… Bense Toprak olsam diyorum, Sen yine yağmur olsan. Ne yağmış ki gökten toprak kabul etmemiş? Her “bir” tanenede Yunsam, yıkansam,...

Nâzım'ın Beyaz Pantolonu

NÂZIM’IN BEYAZ PANTOLONU Bir toplumun her dönemi yeni bir şair gelişmesi için uygundur, ancak bu şairlerden çok azı şiire gerçek anlamda bir yenilik getirmeyi başarabilir. Nâzım Hikmet kendi doğal şiir yeteneği ile Türk şiirinde gerçek anlamda bir yeniliğin .ncüsü olmuştur. B...

Nisan Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi NİSAN DöRTLEMİ EYLüL Eylül uzuyor bu akşam, Her saat vuruşu ayrı sıkıntı yalnızlığım: İçinde ‘sen’ olmayan rakı sofrası. Kendimle sohbetim koyu Sözcükler ayrı kekremsi tat Sana susamışlığımı ekliyorum kadehin üstüne Başım dönsün istiyorum bu...

Mayıs Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi MAYIS DöRTLEMİ DUVAR ömründür yürüdüğün yol Yanında hep eşlik eden bir duvar Kim biliyor söylesin duvarın arkasında ne var… UMUT HEP VAR Yangın yeriyse madem memleket İki avucun var su taşıyacak. Yok öyle can derdine düşüp de Sır...

Mart Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi; Mart Dörtlemi OYUN Yalından yalnız yaptı adam ölümden farksız, karanlıktan gölge, günahtan albız. ölümden sonsuz yaptı adam yürekten sessiz, bakıştan hissiz, kadından sessiz… Kelimelerle oynuyordu adam ne yaptıysa olmadı, hiçbiri mutlul...

Haziran Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Haziran Dörtlemi YAĞMUR sen yağmur sanmaya devam et bir ben ağır geliyorum gökyüzüne DüŞME ne zaman içinde ‘‘sen’’ olan bir şiir yazsam, kıskanıp uyanır gece uyak seslerine. gün doğmuş güneş açmış kimin umur...

Temmuz Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Temmuz Dörtlemi HAMAL hamala göre en zoru; her akşam eve taşımak, küfedeki yokluğu. GöKKUŞAĞI bulutlar ağlayınca hisli bir çocuk gibi çıkarır gökyüzünden Tanrı yedi renkli mendilini. TOZ artık kim alır tozdan başka beni koynuna...

Ağustos Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Ağustos Dörtlemi OYUNCAK Tüm çocukların iki, üç, dört tekerlikliyken oyuncakları; benimkiler iki, üç, dört harfliydi. Onlar yol aldılar bu yüzden bense yolu anlattım. GöLGE yüzyıllardır gölgeyi efendileri zanneder, bir mağarada ışığa arkasın...

Ocak Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi OCAK DöRTLEMİ KISA VE NETbilmiyorumdiyebilecek kadar ilim yeterdi bana,bir de seviyorum diyebilecek kadar cesaret dökülürdü kelimelerdilimden o vakit:sonunu bilmedenseni çok seviyorumkısa ve net! NAFİLEbir gün senle bizyani gençliğinde dünyanın,eller...

Eylül Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Eylül Dörtlemi KURŞUN bana kör deyip kendi gözü hırstan dönenler! ne utanırım bilseniz yere düşen yiğide değmişsem eğer. CAN YüCEL'in aziz anısına kimine poyraz kimine meltem, küfür küfür esiyor ya rüzgarı anason kokuyordu ihtiyarın can suyu...

Şubat Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Şubat Dörtlemi sessizliğin lanetlenmiş melodi kulak verdiğim, rüzgarın ıslığını kesen öfkeli bir bıçak sensizliğim kölelerine tutsak düşen Ninovalı son kral, pişmanlık gibi kötü gerçek kadar çıplak *** ben, akrebe kulaç atan sabırsız...

Ekim Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Ekim Dörtlemi SERBEST NAZIM yazdıkları her dizeyle günden güneşten yoksun artıverdi şiirin parmaklıkları adını ‘‘özgürlük’’ koyup ezberletmeye çalıştılar bir dolu hürriyet yazarken sonunda uyağa esir yaptıkları kelimeleri ADAM hücreme...

Mart Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Mart Dörtlemi SAKIN sakın gitme deme, sesinde boğuluyorum, uzak bir gezegenim yanında değilsem güneşsiz yörüngesinde dönüp dönüp üşüyen. sakın gitme deme, cennetten kovuluyorum, çıplak bir ademim sessiz utancını gizleyen, ilk o değil miydi sevdiğinin sözleri...

Nisan Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Nisan Dörtlemi sil gözünün yaşınınisan yağmurubak, umut terliyor top oynayan çocuklar. sırılsıklam bir aşkadüşene değin,bırak bari onlarıslanmasınlar *** aydınlık karanlığındaydımkitaplarına gömülen bir bilgenin,bir ben aradımmasamın üzerindeki karm...

Kasım Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Kasım Dörtlemi SAKINsakın git deme, sesinde boğuluyorum,uzak bir gezegenim yanında değilsemgüneşsiz yörüngesinde dönüp dönüp üşüyen.sakın git deme, cennetten kovuluyorum,çıplak bir ademim sessiz utancını gizleyen,ilk o değil miydi sevdiğinin sözlerini dinleyen?sakın git de...

Mayıs Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Mayıs Dörtlemi kuşlar insanlardan kaçmaya başladığında yaşanırlığını yitirdi dünya *** giderek daha az geliyorsun aklıma affet ama şimdilik her nefes alışımda *** güneş soğuyor ve insana verdiği sözden dönüyor dünya...

Aralık Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Aralık Dörtlemi ZAFERdeğil mi bir yürek atışı: insanın ölümüne en büyük direnişi ve soracaksanız eğer en büyük zafer: beraber atan bir ikincisi MEKTUPellerimizde bir kalem bir kağıt önümüzde, aynı satırları karalıyoruz belki de: her şeyim ol yanımda...

Haziran Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Haziran Dörtlemi bir’ den önce ‘sıfır’özgürlükten önce zincir gelirdüşünmek dersen o hepsinden öncedir. *** sevmek suçsakork o mahkemedeşahittir ne tuhaf hakimin kendisi de *** bir daha düşün...

Temmuz Dörtlemi

Caner Gökçeoğlu derKi Temmuz Dörtlemi baktıkça zamanı yavaşlatan gözlerin ve benyağmurların öpüştüğü bir yoldayız şimdi, yarışırcasına maviyleüzerimizde kurşunî gökyüzü yeniden aşık oluyoruz birbirimize gittikçe hızlanan kısa beyaz çizgilerin üzerinde ***...